| Film Hakkında : www.nostaljifilmizle - İnsanları Seveceksin Cüneyt Arkın ın hem Türkiye hemde İtalyada çekilmiş bölümler dahileren , düşünceleri ve mühim tersyon sahneleri ile 1975 – 1982 arası cemiyetsal mesajlar ağırlıklı dönemin tersyonla harmanlanmış en alakanç eserlerinden birisidir . Hayatın en kötü taraflarıyla yüzleşmek güçunda kalan büyük olmanın verdiği yalnızlık ve mesuliyetla başkaları dahilin ıslakamak güçunda kalmış Halil’in hikayesidir . 14 ıslakında babasını kaybedip ailesinin geçiminin yükümlülüğünü üzerine alan Halil küçük işlerde ıslakam mücadelesi vermekte küçük kardeşi ve annesini kimseye muhtaç olmadan ıslakatmaya çalışmaktadır . Bu mücadele bir gün kumar masasındaki bir türayete şahit olmasıyla ayrımlı bir boyuta taşınır . Cinayeti üstlenmesi karşılığında ailesinin bakımı temin edilir , gözlerinden geçen tek şey o güne kadar sadece kemikleri sıyıran kardeşinin arkaık “etli” kemik yiyebileceğidir . Gençken girdiği hakirli ona ayrımlı düşünceler kazandırır . Her suçlunun bu durume gelmesinde cemiyetunda payı vardır , koğuşlarda camsız pencereler ve soğuk vardır . Okuyacak bir kitap yoktur , insanlar burada ya kendi kendini eğitmek güçundadır yada can sıkıntısıyla yepyeni birer suç makinesi durumine gelmektedir . Belli dönemlerde mahkumların ıslakamını halkoyuna duyurmak körcıyla medyadan nihayetbaharel kadınlar gelmektedir ancak hiçbiri bu koğuşların dahiline girmez bile . Sorunlar anlık eğlenceler , alakaleniyormuş gibi gözükmekle çözülmeye çalışılmaktadır çünkü . Oysaki dahilerdeki dünyada her şey tersine işlemektedir . Sübtaraf koğuşundaki mahkumlar tecavüze uğramaktadırlar , bu olaylardan birine müdahale eden Halil hapisev deyimiyle “şişlenir” kör bunu yapan kurtarmaya çalıştığı çocuklardan birisidir . Umudu olmataraf bu insanlar dahilin para kazanmaları , dahilerde ayakta kalmaları dahilin tek yol bu tacizlere boyun eğmektir çünkü . Umutları bu kadar küçük bir dünya dahilinde hapistir . Hapisten çıktığı gün o güne kadar kendisini kollataraf yeraltı dünyasına gizt çevirir , hapishanede tanıştığı karısıyla ve oğluyla yepyeni ve temiz bir ıslakama başlamak istemektedir . Artık alın terinin , haklı olanın ve emeğin tarafında olacaktır ancak bu mücadele tekrar bir türayete malolacak ve onu yeniden ailesinden ayıracaktır . Aradan senelar geçer ve tekrar hapisten çıktığında karşısında ilişkileri Romadan , Amerikaya kadar büyümüş koca bir teşkilat ve kendisine düşman olmuş oğlu vardır . Suçun bir miras olduğu babadan oğula kalacağı düşünülen yepyeni bir düzendir bu . O güne kadar kalplilik olarak tabir edilen ve sahilcılara yakıştırılan bu sıfatın insanın dahilini kavuran bir devasizlik duygusu olduğunu anlatması gereken oğlunu yeniden kazanmaya çalışır . Yıllardır görmediği öz kardeşi ise madalyonun başka tarafında matemaun en üst mevkilerinde mafyaya karşı savaş açmış bir savcıdır . Savcının eylemleri o güne kadar belli bir geleneği sürdüren Türk yer altı dünyasını İtaltaraf ortaklarıyla ikiye böler . Konu matema adamlarına kurşun sıkılmasıdır . İtalyanlar bu tip durumlarda kati çözüm olarak her kati ortadan kaldırılmasını öngören matemalara sahiptir ve bu matemaa karşı çıkanlarda matemaun birer kurbanı olurlar . Namlunun ucundaki Savcı Yalçının ıslakamının kurtulması Halilin karısının ıslakamının alınmasına , ananelerine bağlı Türk yer altı dünyasının direnişi Halil i kendi başına büyüyüp ismini duyurmasına kadar gözetimi altında tutan Abbas ın öldürülmesine yol açacaktır. Romada otelin önünde suikast yapılacağı sahnede Cüneyt Arkın ile İtaltaraf oyuncu arasındaki koşma sahnesinde çok alakanç bir detay bulunmaktadır ; Cüneyt Arkın filmin çekildiği dönemde 40 ıslaklarında ve buna karşılık İtaltaraf oyuncu yaklaşık 30 ıslakları yöreında ancak bu fart karşın Cüneyt Arkın ın koşuşu çok daha göz alıcı ki bu da duygularıyla bir işe gönül vermenin ne demek olduğunu bir kez daha delillıyor insanlara . |
Bu Video'ya Henüz Yorum Eklenmedi.İlk Yorumlayan Siz Olabilirsiniz:
Lütfen yorumlarınızda küfür ve hakaret kullanmayınız !